İşletmeler için: Fikri Mülkiyetlerinizi Korumanın 3 Yolu

Fikri Mülkiyetlerinizi Korumanın 3 Yolu

İşletmenizin en azından bir kısmının, tamamen size ait fikirler üzerine kurulduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu size ait bir buluş, marka hatta mağazanızın içinde çalan kısacık bir reklam müziği bile olabilir. Bu öğeler sizin fikri mülkiyetlerinizdir ve kendileri ne kadar küçük olsa da işletmenizin tanımlanmasında büyük rol oynarlar. Bu yüzden onları korumalısınız.

Şu konuda bir çok işletmenin bana katılacağını düşünüyorum; konu ‘marka’ olduğunda, çok az sayıda işletmeci onu korumaya nereden başlayacakları, hatta marka ile ilgili neyin korunması gerektiği hakkında bilgi sahibi. Tamam, patent kulağa tanıdık geliyor ama marka tescili ne işe yarar ve ne zaman telif hakkı için başvurulur? Herkesi bilgilendirmek adına, en bilinen üç fikri mülkiyet koruma yolunu kısaca özetleyelim: marka tescili, telif hakkı ve patent.

Marka Tescili
Marka tescili fikri mülkiyetleri korumak adına en kolay yapılan ve en sık karşılaşılan koruma yöntemidir. Türk Patent Enstitüsü’ne göre 2014 yılında 111.544 marka tescil başvurusu yapılmış. Ancak 87.545 tanesini markasını tescil ettirebilmiş.

Marka tescilinde genellikle tescil ettirilen marka işaretleri, marka isimleri ve logolar. İşin aslı işletmenizi, mal veya hizmetlerinizi diğerlerinden ayıran her türlü işareti kullanmaya başladığınız andan itibaren tescil ettirebilirsiniz; tabi biri sizden hızlı davranıp o sizin olduğunu düşündüğünüz o işaretin bütün haklarını almadıysa.

Teknik olarak, markanızı veya logonuzu tescil ettirmeye mecbur değilsiniz. O zaman neden bunca zahmete katlanasınız? Markanızı tescil ettirmek, marka üzerindeki haklarınızı güçlendirmenizi kolaylaştırır. Eğer başka biri size ait olan bir işareti, örneğin logonuzu kullanmaya başlarsa ve siz logoyu önceden tescil ettirmediyseniz, logonun size ait olduğunu ispatlamanız veya hak iddia etmeniz pek mümkün değil. Sizin üzerine kafa yorarak bulduğunuz logo, sembol, slogan, tasarım ya da paketleme gibi hiçbir benzeri olmayan marka işaretlerini kullanmaya başladığınız andan itibaren onları tescil ettirdiğinizden emin olun.

Telif Hakkı
Telif hakkı, marka tescilinden ve patentlerden biraz daha farklı. En büyük farklılıklardan biri başvuru yapılması gereken kurumların farklı olmasıdır. Telif hakları için yalnızca telif haklarıyla ilgilenen Telif Hakları Genel Müdürlüğü’ne başvuru yapılması gerekir. Bir başka farklılık da telif hakkının orijinal, yaratıcı (müzik, drama, edebiyat ve sanat gibi) işleri korumayı amaçlamasıdır. Yani eğer reklamlarda kullanmak için bir jingle bulursanız, telif hakkını alabilisiniz. Eğer sanatsal değer taşıyorsa bir logonun bile telif hakkı alınabilir. Yaratıcılık üzerine kurulmuş herhangi bir işletme (takı tasarım dükkanı gibi) kullandığı bütün tasarımlar için mutlaka telif hakkı almalıdır.
Bazı işletmeler internet sitelerinin içerikleri için de telif hakkı alıyorlar. Aynı marka tescilinde olduğu gibi her işin yazarı ya da yaratıcısının, iş ortaya konduğu andan itibaren telif hakkı koruması yaptırması en doğru olandır.

Patent
Patent, fikri mülkiyet hakları konusunda en çok duyulan ve herkesin bildiği gibi edinmesi en zor olan korumadır. Türk Patent Enstitüsü’ne göre 2014 yılında 12.375 patent başvurusu gerçekleştirilmiş ve bunlardan 8.530 tanesi tescil edilmiş.

İki farklı patent türü mevcut: patent ve endüstriyel tasarım. Patent/Faydalı model yeni, kullanışlı buluşlar için kullanılırken, tasarım patentleri fonksiyonel bir nesnenin benzersiz görüntüsünü de koruyor (bir soda şişesinin tasarımı gibi). Eğer işletmenizi patentlenebilir bir fikir üzerine kurduysanız, en kısa zamanda bir patent vekili ile görüşmenizi ve başvurunuzu vekilinizin yönlendirmesiyle eksiksiz yapmanızı öneririm. Bu sayede fikriniz basit hatalardan dolayı reddedilmemiş olur. Türk Patent Enstitüsü patent tescilini oldukça uzun bir zamana yayar, bu yüzden başvurunuz ne kadar iyi görünürse sizin için o kadar iyi olacaktır.

Fikri mülkiyetler kanunu karışıktır, bu nedenle bir çok küçük işletme sahibi bütün bu işlerle uğraşmaktansa fikri mülkiyetlerini riske etmeyi tercih eder. Halbuki, fikri mülkiyetlerinizi korumak işletmeniz için kritik bir konu. Logolar işletme markasını somutlaştırır. Şirketler tamamen tasarımlar etrafında yükseltilebilir. Küçük bir buluş kolayca bir işe dönüşebilir. Fikri mülkiyetlerinizi şu anda koruma altına almak işletmenizin ve geçiminizin geleceğini garantiye almak demektir.

Alıntıdır: Deborah Sweeney
business.com aracılığıyla

Leave a Comment

Start typing and press Enter to search